'Öğrenci boşta kalmayacak, devlet bir yere yerleştirmiş olacak'
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Yönetim Kurulu Eş Başkanı Cem GÜLAN:
ESKİ sistemle yeni sistemi karşılaştırdığımızda, eski sistemde yine öğrenci tercihlerini yapıyordu. O tercihlerden hiçbiri olmazsa, herhangi bir şekilde yerleştirilmeden kendi gittiği bölgesinde bir okul arıyordu. Şimdiki tek fark genel liselerin olmaması. Dolayısıyla herhangi bir yere yerleşemezse ya bölgesinde kontenjanı boş kalan bir anadolu lisesine, ya da bir meslek lisesine yerleşecek. Tabi ki istemediği bir okula yerleşebilir. Ama bu geçmişte de söz konusuydu. Yeni sistemde ise, öğrenci belli bir başarı seviyesini yakalayamamışsa, öğrenciyi devlet bir okula yerleştiriyor. Ancak öğrenciler, tercih ettiği 15 okuldan birine büyük ihtimalle yerleşiyor. Elbette en yüksek puanlı okulları yazarsa istemediği okullara da gidebilir. Ama tercih listesinin altına düşük puanlı okulları yazarsa 15 tercihinden birini büyük ihtimalle kazanmış olur. Bu konuda da çok fazla bir şey değişmedi. Sistemin tek farkı, öğrenci boşta kalmayacak, devlet bir yere yerleştirmiş olacak.
'Okulun en iyisi, eve en yakın olandır'
Eğitim Bir Sen Genel Başkan Vekili Ahmet ÖZER:
ÖĞRENCİ şayet 'A Grubu Okullar' dediğimiz belli grup okullara giremezse, çocuk için en iyi yer puan durumuna uygun okuldur. Evine yakın okula yerleştirilirken, o bölgedeki öğrenciler arasından da seçme şansı olacak. Bu yönüyle evine en yakın okulun tercih edilmesine olumlu bakabiliriz. Okulun en iyisi, eve en yakın olan okuldur. Dolayısıyla burada da böyle bir adım atılmışsa bu olumludur. Ama süreç içerisinde sistemin dezavantajları ortaya çıkarsa, bunların da tamiri mümkündür. Şu anda böyle bir sistem öğrenciler açısından son derce olumlu gözüküyor. Eğitimcçiler, veliler, okul yöneticileri yeni sistemden memnun durumdalar.
'Sistemin yıldızı, nakiller'
Eğitim Yazarı Sait GÜRSOY:
Bu yıl öğrenciler ilk 15 tercihine giremediği taktirde tercih edeceği okul türünü yazacak. Öğrenci bu bölüme fen, anadolu, imam hatip, meslek veya teknik lise yazabilecek. Ancak fen ve anadolu liselerinin kontenjanları dolacağı için bu okullar boşu boşu yazılmış olacak. Öğrencilerin ev adreslerine en yakın imam hatip liselerine, teknik ve meslek liselerine yerleştirilmeleri de sözkonusu olacak. Buradaki en büyük sorun şu, belki de öğrencinin istemediği bir okul türüne yerleşim olacak. Ben genel lisede okumak istiyorum diyelim. Evime yakın bir genel lise yoksa istesem de istemesem de, teknik lise veya imam hatip lisesine gidebilirim. Bence bu sistemin yıldızı nakillerdir. Çünkü artık adaylar öncelikle bir yeri tercih ederken bir baraj puanı zorunluluğu olmayacak. Yani her aday istediği her yeri seçebilecek.
'Yeni sistemin olumsuz yönleri eğitimi kabusa çevirebilir'
Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali BAYKAL:
AÇIKLANAN sistemin olumlu yönleri var ama olumsuz yönleri eğitimi gençler için kabusa çevirebilir. Bütün devlet liselerinin sınavdan sonra tercih kapsamında olması ve özel okullara kayıtların ayrı tutulması son derece olumlu. A ve B listeleri yerine tek ama daha geniş bir tercih kotası olmalı. Öğrenciler resmi okullardan karma olarak 30 lise tercihi yapabilmeli. Öğrencilere, kendilerine verilen tercih haklarının hepsini tam olarak kullanmaları konusunda resmi rehberlik hizmeti sağlanmalı, bu noktada TV, radyo ve internetten yararlanılmalı. Tercihlerde hiçbir koşul ve kısıtlama konmamalı. Öğrenci fen lisesinden sonra imam-hatip, imam-hatipten sonra motor meslek lisesi ya da bir anadolu lisesi yazabilmeli. Öğrenciler okullara kesinlikle sadece başarı sırasına bakılarak yerleştirilmeli. Boşta kalan öğrencilere 'okul türü dayatması' asla kabul edilemez. Ancak istediği okul türünde boş kontenjanı olan en yakın okula kayıt olmaya yönlendirilebilirler.
'Tamamen özel okullara teşvik'
Eğitim Koçu Birol BÜLBÜL:
TEOG sınavında çıkan sorular, kesinlikle öğrencileri gerçek boyutta ölçen sorular değil. İlk sorun bu. Bundan çok daha önemlisi, TEOG sınavının çok çabuk okunması lazım. Yoksa çok ciddi şaibelere yol açıyor. Velilerin hepsinde bir belirsizlik var. TEOG sınavından sonra yapılacak yerleştirmede çocuk ilk 15 tercihine giremezse, evine en yakın okula yerleştirilmesi tamamen özel okullara teşviktir. Çocuk, meslek lisesine gitmemek için özel okula gidecek. Burada büyük bir sorun var. TEOG sınavının bu hale gelmesi ve özel okulların sayısının artması neticesinde özel okullar dershanelerin yerini dolduracak ve okullarda kalite düşecek.
'Reform şart'
İstanbul Aydın Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer ÖZYILMAZ:
TÜRKİYE'de aslında ortaöğretime yönelik çok ciddi bir reformun yapılması lazım. Bugün hem genel liselerin, hem meslek liselerinin yeniden ele alınması, hem isminin, hem kalitesinin, hem içeriğinin yeniden düzenlenmesi lazım. Türkiye'de akademik lise dediğimiz genel liselerin bugünkü yapısı böyle devam ettiği müddetçe öğrencilerin seçme hakkı olsa bile bu liselerin büyük bir kısmı öğrencilerin beklentisine cevap veremeyecek. Liseler, ülkemizde 2002 yılı öncesi hastaneler gibi. Hastanelerde nasıl reform yapıldıysa, nasıl ki hepsi kaliteli hale getirildiyse ortaöğretimde de reform şart. 6-7 çeşit lise var. Bunlar kalite yönünden birbirinden çok uzakta. Az kaliteli, çok kaliteli, eksi durumdaki liseler var. Bu sistem, sorunu tam olarak çözemeyecektir. Liseler böyle devam ettiği sürece öğrenci seçse ne olacak, seçmese ne olacak?
0 yorum
LÜTFEN YORUMLARINIZI YAZINIZ